Kayıtlar

TUHAF HİSLER SERİSİ 1

  Neden bu kadar acı veriyor bu düşünceler, kafamın içinden öylece akıp gitmesini beklerken kalbime doğru inip bütün zihnimi vücudumu saran bir acıya dönüşüyor? Güzel duyguların, sevgin, aşkın karşılığında hep bir acının varlığının olması ne kadar da ironik. İyi olan şeyleri yaşarken sadece iyi şeyler hissedilmeli gibi geliyor. Ama hayır her zaman bir tarafından bir açıklık olması lazım. En güzel günün sonunda bile sevilmemenin hissiyatıyla boğuşurken bulursun kendini. Sevilmeyen ben miyim yoksa ben dahi kendimi sevemiyor muyum? Sorunun nerede olduğunu bulmak zor ama seven birini anlamak için kıstaslar koymak kadar sevmeyen birini anlamak için kıstaslar koymak da gereksiz. Hissedersin ve için yanar bu kadar.

YANLIŞ BİLİNEN DOĞRULAR

 Senden bahsedeceğim yine, aklımdan kalbimden tüm hücrelerimden nöronlarımla kurduğun tüm yalan yanlış bağlantılardan kurtulana dek senden bahsedeceğim. Kendini tanıttığın korunaklı mükemmel kalenin tepesinden onlarca şey söyledin. Benim de yukarı gelmem için binlerce söz ve davranışta bulundun. Özgüveninle yapacağına inandığım beni de koruyacağına inandığım bir yüz gördüm hep karşımda. Ellerin hep ulu ortada diye düşündüm. Saklamaya çalıştığın şeyleri göremedim. Her sarıldığın anda nefesini çekişinde sevgiye dair umutlar aradım. Her telefonum çalıp adını gördüğümde ve enerjili sesini duyduğumda sevginin ibarelerini hissettim. Uzun uzun sohbetlerimizde gözlerini ayırmadan bakmanda hep bir anlam aradım ya da yükledim. Arkası boş bakışları anlamadım. Bu kadar çırpınırken kalenin içine girmem için kalenin içi hakkında hiçbir şey söylemedin. Beni çektiğin yer hakkında hiçbir şey söylemedin. Sadece senin için kalenin tepesinde dururken sıkılmayacak ve sana inanacak birini istedin. Verec...

AŞK

     Tek heceli etkisi çok heceli nadir kelimelerden biri sanırım. Varoluşumuzdan beri üzerine konuşulan hala konuşulan ve gizemini bir türlü kaybetmeyen bir durum. İnsan var oldukça da hep var olacak. En son bu durumu yaşayan kişi ölene kadar aşk hep var olacak. Şimdi neresinden baksak neresinden konuşursak hep diğer tarafı eksik kalacak. Biyolojik bir durum mu romantik bir his mi mitsel bir olay mı yoksa uydurmaca mı? Açıklamak için bu kadar çırpınıyoruz. Şarkı denen şeyi de bu içimizdekileri bağırmak için mi ortaya çıkardık? Ortada yaşanılan ismi konulmaya çalışılan bir durum oluşmuş ve acaba bende mi sorun var yoksa herkes bu tuhaf durumu yaşıyor mu diye yanımıza işbirlikçi bulmak için güzel bir yöntem. Hep birlikte aynı şeyi haykırırsak ortada yanlış kalmaz.      Bir gün gözlerinin karşındaki kişide 2 saniye daha fazla takılı kaldığını fark ettin. Her ayrıntısına bir kaç saniye daha fazla bakmak, yüz hatlarında, düşük göz kapaklarında, şaşırdığında ort...

UMULMAK

 Kimsenin kimseyi umursadığı yok. Birbirimize değmeden yaşamanın peşindeyiz. O zaman bu kadar dip dibe olmamızın mantığı nerde kalıyor? Güya ihtiyaçlarımız var deyip kimin neyi nasıl ne kadar vereceğine bakıp olabildiğince bedenimizi, ilkel benliğimizi tatmin edip sonrada benden ne kadar uzak o kadar iyi diyoruz. İnsanın özünde iyi olduğunu savunan ne kadar 'insan' varsa iyi olduğuna inandırılmış düşünceleriyle daha fazla yarar sağlama peşindedir. Modern insanın içinde yatan bencillik aç gözlülük her ne kadar kapatmaya, bastırmaya çalışsa da her yerden ortaya çıkıyor. Hepimiz aynı anda aynı derece bastıramıyoruz. Kimine iyi insan diyoruz bastırma derece yüksek olana, yüceltme mekanizmasını en mükemmel şekilde kullanana, kimine kötü insan diyoruz tüm doğallığıyla bencilliğini ortaya çıkaran ve sadece istediği şeye odaklanmana. Her  iki uçta da bir insan görüyor muyuz? Tanımlamalar değiştikçe geçmişteki tanımımızdan ne kadar uzaklaştığımız güncel insan versiyonumuzu ortaya çıkar...

kedi

 Beyazıt'ta bir turist olsam Fakültede bir kedi Yine de mutlu olur muydum Belki
 Sığamadı şu bedenimiz Ne bir damın altına Ne bir yüreğin kenarına

Hayata Bağlayan Kalın ve İnce İpler

 Kırmızı ip teorisi gibi bir şey vardı. Hayata geldiğimizde ruh eşimizle görünmez bir kırmızı iple bağlı olduğumuzu ve eninde sonunda bu ipi takip ederek onunla karşılaştığımız. Bu yüzden birini görünce hissettiğimiz ben seni hep tanıyormuşum gibi hissediyorum hissiyatını hissediyoruz. Çünkü o kişiyle doğduğunuzdan beri aranızda bir bağ vardı. Bu ipten sadece ruh eşimizle olan ilişkimizde değil de hayatımızda bulunan her bir kişi için olduğunu düşünüyorum. Bazı insanlara kalıp iplerle bağlıyız bazılarına ise ince iplerle. Kalın iplerle bağlı olduğumuz insanlar daha çok çevremizde olan ya da bizim onlara çok fazla anlam yüklediğimiz kişilerdir. Bu ipin tek taraflı kalın olmasının bir anlamı yok maalesef. Karşımızdaki kişilerinde bu ipi nasıl oluşturdukları aramızdaki bağı şekillendiriyor. Bazen çok güçlü hissettiğimiz kalın iplerin aniden kopuşlarına şahit oluruz. Kopan ipin karşında ne yapacağımızı bilemeden onun bıraktığı boşlukla baş etmeye çalışırız. Yeni ipler oluşturmak, daha ...